Haftanın en sevdiğim gününden günaydın! Makyaj detoksumdan haberi olmayan varsa şuradaki yazımı okuyabilirler. Ben yine bu detoks kapsamında, kendime yakıştırmadığım ya da sıkıldığım tüm allıkları elimden çıkarttım ve yerlerini, en sevdiğim renklerde, gerçekten ihtiyaç duyduğum ve sürekli kullanabileceğim ürünlere bıraktım. Chanel'in krem allıkları da benim için tam bu kategoride…
Şık bir keseyle gelmeleri, krem demeye bin şahit gerektiren pudra - saten arası formülleri, kalıcılıkları ve yanaktaki doğal duruşlarıyla kalbimi çalan bu allıklar üzerine tüm düşüncelerimi Inspiration isimli pembe krem allık incelememde, yani şurada sizlerle paylaşmıştım. Bu yüzden bu yazıyı çok uzun tutmayacağım.
Sanırım çekmecelerimi temizlerken biraz fazla 'temizlemişim'. Elimdeki rujlara uyan şeftali tonlarında allığım kalmamış. Bunu farkeder etmez en sevdiğim formülün şeftali/turuncu tonlarından bir tane edinmeliyim diyerek Presage'ı satın aldım.
Bu rengi şeftali olarak adlandırmak yanlış olur. Bence daha çok; içinde pembemsi bir mercanlık (öyle bir şey varsa?!?) bulunan turuncu. Şu ana kadar kullandığım en 'sahici' allık. Sahiciden kastım; fırçaya, parmağa ve yanağa pakette göründüğü rengin tıpatıp aynısını vermesi. Denediğim en pigmentli allık olduğunu da söylemeden edemeyeceğim.
Yarı mat - saten bitişleri ve bazsız bile 6 saat sabit kalmalarıyla beni benden alan bu formülleri yağlı ciltlerin de seveceğinden eminim. Fikrimce herkes kendi tenine ve zevkine uygun bir ton bulup koleksiyonuna katmalı.
Ben Presage'ı Sevil'den 104 Lira'ya satın aldım ancak Sephora'larda da bulabilirsiniz. Sizin favori krem allığınız hangisi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder