Günaydın! Bugün Londra'ya uçuyorum ve her seyahatimde yaptığım gibi sizlere makyaj çantamı açıyorum. Bu kez herşeyi minimal tutmaya çalıştım ve ruj kısmı hariç başarılı olduğumu düşünüyorum. Şuradaki ve şuradaki seyahat makyaj çantamla bu yazımı karşılaştırınca ne kadar yol katettiğimi göreceksiniz zaten.
Good morning! Today I'm flying, off to London and I'm letting you see what's in my travel makeup and skin care bag, just like every time I'm going away. This time I tried to keep it minimal and I think I managed to do so, except for the lipsticks. If you click here and here, you can compare and see how far I've come.
Pembe makyaj çantam Victoria's Secret'ten. İlk olarak ten ve göz makyajı için seçtiklerimle başlıyorum. En az 9-10 derece soğuğa gittiğim için cildimin kuruyacağını biliyorum. Bu sebeple çekmecemdeki en çok nem veren ürünlerden biri olan NARS Pure Radiant Renkli Nemlendiricimi yanıma alıyorum. Ayrıca tüpü plastik olduğu için seyahat dostu bir ürün. Hemen yanındaki Bobbi Brown Corrector ve MAC Pro Longwear kapatıcım göz altlarımı kapatan muhteşem ikili. NARS Radiant Creamy kapatıcımın ise göz altlarımdan çok yüzümdeki kusurları gizlemede başarılı olduğunu farkettiğimden beri, fondotenin kapatmadığı yerler için kullanıyorum. Çenemde ve burun kenarımdaki kızarıklıkları kuru göstermeden, yapay durmadan tamamen kapatıyor. Tüm bunları transparan bir pudrayla sabitlemek için ise MAC Prep + Prime pudramı çantamdan ayırmıyorum.
The Balm Put A Lid On It far bazım olmadan şurdan şuraya gitmem. Üst kirpiklerim için Benefit They're Real ve alt kirpiklerim için Clinique Bottom Lash Mascara. MAC kirpik kıvırıcımın yanı sıra biri kahverengi, diğeri siyah olmak üzere iki göz kalemim de bulunuyor. MAC Coffee ve AVON Supershock desem sürpriz olmaz herhalde. MAC Blacktrack jel eyelinerımı da ne olur ne olmaz diye çantama ekleyiverdim.
Roma'da yaşarken Cuma-Pazar İstanbul yaptığım olurdu ve MAC 15'li far paletimi el çantama atar, bagajsız uçağa binerdim. Şimdiyse 1 haftalık ve beklentilerimin büyük olduğu bir yolculuğa yalnızca 4 tane far götürüyorum. Nasıl akıllandığımı, heyecandan valize atılan çoğu şeyin kullanılmayacağını anlamışım, değil mi?
İnanılmaz ama gerçek! Allık hastası ben yanıma yalnızca MAC Blushbaby'i alıyorum. İlk kullandığım anda benim için üretildiğini anlamıştım. Hakkında söylenecek çok söz yok. Yazısı burada!
Dudak kalemi olarak yine pembelerden gittim. Rimmel London Exaggerate serisi, Eastend Snob rengi ve bayılarak kullandığım AVON Pink Bouquet.
Ne yazık ki ruj konusunda elim süzgeç tutmaz. Eleye eleye bu dörtlüde karar kıldım.
Cilt temizliğim ve bakımı için ise; Bioderma Sensibio H2O, Missha Near Skin nemlendiricim, MAC Mineralize Charged göz kremim, EOS Lip Balm ve Burt's Bees dudak koruyucumdan şaşmadım.
Orada olduğum süre boyunca çok fazla internetim olmayacak, bu sebeple yorum onaylama ve yanıtlamam 1 hafta kadar aksayacak. Affınıza sığınarak dönüşümü bekleyin diyorum. Bol çekiliş ve videolu bir kavuşma olacak.
Unutmadan; ben burada değilim ancak blogda her sabah 09:30'da yeni yazı yayınlanmaya devam edecek. Bu işe atıldığımdan beri beni yalnız bırakmayan okuyucularımı yazısız bırakmak istemedim. Okuyacağınız yazılardan bazıları; MAC Select Sheer Pressed pudra, Maybelline maskaralarım, Nuxe Lip Balm ve Clinique Alt Kirpik Maskarası üzerine olacak.
Kendinize iyi bakın, sevgiler!
Bana Ulaşın!
Instagram: gorkemkarman
Twitter: urfacemycanvas8
Gmail: yourfaceismycanvas8@gmail.com