29 Aralık 2014 Pazartesi

Kruidvat Oje Düzeltici Kalem (Asetonsuz)





Günaydın! Günün yazısı, Kruidvat'ın asetonsuz oje temizleme kalemi üzerine olacak. Watsons'ın yılbaşı paketinden çıkan bu ürün, özellikle koyu renk oje sürerken tırnak etine bulaşan kısımları temizlemek için üretilmiş. Ben normalde bulaşan ojelerin kurumasını bekleyip, pamuklu çubuğa biraz aseton döküp kolayca temizliyorum ancak bu ürünün aseton içermemesi ve daha pratik olması epey cazip geldi.




Ürün 4,5 ML ve arka kısmında 3 yedek başlığı var. Kokusu çok keskin değil. Kalem, sivri ucuyla tırnak kenarlarındaki oje fazlalıklarını kolayca temizliyor ancak başlık çok çabuk kirleniyor. Hatta koyu renk ojeler için her bir başlığın tek kullanımlık olduğunu söyleyebilirim.

İşin kötüsü kirlenince bir daha kullanılamıyor. Dolayısıyla arka kısımdaki 3 yedek başlık da kirlenince, bu kalemin ömrü bitiyor. Gerçekten kullanışlı bir ürün ancak bitince (ki bu 2 kullanım sonra gerçekleşecek) satın almayı düşünmem. İşte böyle. Mutlu günler!






*Ürün Firma gönderisidir. Teşekkürler Watsons!



28 Aralık 2014 Pazar

Kendime Yılbaşı Hediyesi



Günaydın! 2014'ün bitmesine sayılı günler kala, yeni yılın gelişini kutlamak adına kendime her sene olduğu gibi minik bir hediye almak istedim. Biten Bobbi Brown correctorımı yenilerken, yanına uzun zamandır aklımı çelen bir fırçayı da ekleyiverdim.






Corrector üzerine iki farklı yazım olduğu için detayına girmeyeceğim. Yazılara buradan ve şuradan ulaşabilirsiniz. Bobbi Brown ürünlerini; Bobbi Brown mağazaları, Boyner'ler ve Boyner Online'da bulabilirsiniz. 




Fırça ise Eye Blender, yani göz karıştırma fırçası olarak geçiyor. Bu fırçayı ilk Vivianna Does Makeup'ta görmüştüm. Anna, bu fırçanın en zorlu farları bile çok kolay dağıttığını söylemişti. Göz makyajı konusunda en beceriksiz insanın bile kurtarıcısı olduğunu da ekleyince Eye Blender'ı aklıma yazmıştım.

Yakından baktığımda ve göz çukurumda denediğimde, gözümün soket kısmına, yani farı dağıttığım yere göre epey büyük kaldığını farkettim. Benim bu fırçayı asıl alma amacım da o anda değişti. Elmacık kemiklerimi aydınlatmak için kullanacaktım.


Hani ülkemizden çekilen şu meşhur Inglot'nun bir fırçası vardı. MAC 217'den ve 224'ten büyük ama Real Techniques Setting Brush'tan da küçük. Hani şu vloggerların aydınlatıcı pudra uyguladıkları cinsten bir fırça. Anımsadınız mı? Ben Eye Blender'ı ona benzettim. Yumuşak ve çok sık olmayan uzun tüyleriyle ışıltılı pudraları harika uygulayacağına inanıyorum.




Benim alışverişim bu kadardı. Yalnızca corrector ve fırça, ancak Bobbi Brown çalışanları çok nazikti ve poşetime bir göz kremi, bir de siyah göz kalemi eklediler. İkisi de deneme boyu. Birkaç gündür kullanıyorum ve ilk izlenimlerimi paylaşabilirim.

Hydrating Eye Cream, şu an kullandığım Kiehl's Avokadolu Göz Kremi'nden çok daha ince ve hafif yapıda bir ürün. Ne yazık ki verdiği nem anlık ve benim kurutucu kapatıcılarımla başa çıkamayacak cinsten. Göz çevresi kuru olmayanlar sevebilir belki.

Long-Wear Eye Pencil (uzun süre kalıcı göz kalemi) ise ilk sürdüğümde gözümün içinden dahi pek akmayarak, 'vay be, hakikaten kalıcıymış' dedirten ancak dün gözümün iç, üst kısmından deliler gibi akıp beni pandaya çeviren bir kalem. Hakkında gel gitlerim var. Kesin kararımı biraz daha kullandıktan sonra paylaşabilirim.

İşte böyle. Kendimi ödüllendirmeyi, motive etmeyi çok seviyorum. Bu küçük siyah poşet de benim kendime 2015 armağanımdı. Sizler de kendinize böyle ufak jestler yapıyor musunuz? Sevgiler. <3



27 Aralık 2014 Cumartesi

25 Aralık 2014 Perşembe

2014 Favorilerim



Günaydın! Bugün sizlerle, 2014 yılının makyaj özetini paylaşacağım. Bu sene gerçekten fazlaca ürün denedim. Çok beğendiklerim de oldu, alıp da pişman olduklarım da ama yılın geneline baktığımda, koleksiyonumdan hiç eksilmeyecek, hep noksan olan ve arayışında olduğum bir çok ürün keşfettim. Beni uzun zamandır takip ediyorsanız zaten bugün paylaşacaklarımı tahmin ediyorsunuzdur ama gelin, 2014'ün favori makyaj ürünlerine hep birlikte bir kez daha göz gezdirelim.




CİLT BAKIMI

Yılın son diliminde hayatıma ve koleksiyonuma katılan iki ürün. İlki, detaylı yazısını şurada yazdığım Clarins One Step Gentle Exfoliating Cleanser, yani tek adımda ölü deriden arındıran hassas temizleyici. Sayesinde yüzümde pürüz, pütür, çıkıntı vesaire kalmadı. Bittikçe alınacak. Diğeri de Moshos Garden'ın %100 doğal kil maskesi. Bu kadar uygun fiyata, tertemiz bir içerik ve cildi yumuşacık yaparak derinlemesine temizleyen bir maske. Daha ne isterim? Detaylı yazısı burada.

Nemlendiricim ise geçen yıldan beri aynı. Cildim değişmedikçe kremim de değişmeyecek. 1,5 sene önce kadar cildim kuruluktan çatlarken, düzenli kullanım sonrası yüzümü karmaya çeviren krem. Missha Near Skin Nutritive Cream. Bitti, aldım. Bitsin, yine alacağım. 

Cilt bakımı kategorisinin son favorisi de, geçen ay 2. kutuya başladığım Kiehl's Avokadolu Göz Kremi. Detaylı yazısı burada. Yoğun nem istiyorsanız daha iyisi yok.




TEN ÜRÜNLERİ

Benefit Porefessional, yine 2. tüpünde olduğum ve çok severek kullandığım bir makyaj bazı. Benim gibi gözenekleriniz genişse ve makyajınızı biraz daha kalıcı kılmak istiyorsanız bu ürünü seveceksiniz. 

Fondotenimi zaten biliyorsunuz. Yine birkaç ay içerisinde 2. tüpüme geçtiğim MAC Face&Body. Bunun hakkında sabaha kadar konuşabilirim, yazabilirim. İyisi mi ben susayım, siz şuradaki inceleme yazısını okuyun. 

Makyajımın en önemli adımı, olmazsa olmazım, kapatıcılar. Bobbi Brown Corrector'ımı bu görsele eklemedim çünkü 3 senedir aynı favori, bıktınız biliyorum. Yine correctorımın üzerine kullandığım iki favori kapatıcım var. İkisinden de vazgeçemem. İlki NARS Radiant Creamy kapatıcı. Hem sivilceleri, hem izleri, hem kızarıklıkları, hem de göz altlarını bu denli güzel örtüp, bu kadar doğal duran başka bir ürün daha var mı, bilemedim. Bu yanılmıyorsam 3 ya da 4. kutum. Su gibi içiyorum adeta.

Ah, MAC Pro Longwear. İki sene önce tanıştım ve vazgeçemiyorum. Detaylı bilgisi ve nasıl kullandığım şurada mevcut. Bir tek rengini değiştirdim. NW15 alıyorum artık. Kaçıncı şişe, inanın bilemiyorum.




YANAKLAR

Bu seneye, en azından benim çekmecelerimde damgasını vuran allık, tabi ki Chanel'in Inspiration krem allığı oldu. Yapış yapış olmayan, kalıcı ve yağlı ciltlere bile uygun bir krem allık düşünün. İşte o burada. <3

MAC Pink Swoon, yine 2013'ün ortalarından beri severek kullandığım ve ne yazık ki birkaç ay önce MAC tarafından üretimi durdurulan joker pembe allığım. Bitince ne yaparım, bilemiyorum. 

Pudra. Yine ben susayım. Aradığım her şeyi sende buldum Chanel Poudre Universelle Libre. <3 Buraya tıklayarak incelemesine ulaşabilirsiniz.




RUJLAR VE DUDAK KALEMLERİ

Son dakikada keşfettiğim Wet N Wild Just Peachy; içindeki mercanımsı pembe ve şeftali tonu ve uygun fiyatıyla kalbimi fethetti. Wet N Wild'ın bütün rujlarını almak istiyorum. Yazısı burada.

MAC Kinda Sexy. Sevmeyeni yok ki. Mat bir şeftali. Her makyaja yakışıyor.

Son olarak yine hayatımın ruju diyebileceğim, çok hızlı tükettiğim MAC Faux. Leylak ve kahve yansımalı bir pembe. En sevdiklerimden. Bu sene tanıştıklarımdan. Yazısı burada.

Dudak kalemlerini fotoğraflayamadım ancak ikisi de belli. Kinda Sexy rujla kullandığım MAC Boldly Bare ve Faux'la kullandığım Essence Satin Mauve. Satin Mauve ufacık kaldı çünkü 2 yıldır kullanıyorum. Gratis'lere bakındım yenisini almak için göremedim. Bulamazsam çok üzülürüm.




FIRÇALAR

Bu sene en sık kullandığım fondoten fırçam şüphesiz Real Techniques Buffing Brush oldu. Far dağıtma ve elmacık kemiklerimi aydınlatmada ise MAC 224'e elim çok sık gitti. Göz altı kapatıcımı tek bir fırçayla sabitledim, o da bayılarak kullandığım Sigma F35'di. Allıklarımı en yumuşak fırçam olan Elite Cosmetics Blush Brush (Londra'da yaşayan takipçim Cansu'nun hediyesiydi.) ile sürdüm. Alt kirpik dibime kızıl kahve farları MAC 212 Flat Definer fırçamla dağıttım ve pudrayı belli belirsiz uygulayan Bobbi Brown Sheer Powder Brush'ı her gün kullandım. Bir de Beauty Blender'ım var ama onu da fotoğraflamadım. 2012'nin sonunda beri favorim. Şimdi Türkiye'ye de geldi, ömrü doldukça yenisini alırım. <3




KAŞ VE GÖZLER

Gözümün içinden bile akmayan tek siyah eyelinerım MAC Blacktrack, bu sene seni epey güzel kullandım. Öyle ki, dibin göründü. Canım arkadaşım Gözde'nin (blogu burada) hediyesi Too Faced Shadow Insurance Primer'ı çok sevdim. İçinde 10 kullanımlık ya var ya yok. İncecik yapısı, göz kapaklarımda ağırlık yapmaması ve göz makyajımı saatlerce sabit tutan bir far bazı olması onu sevmeme yetti de arttı bile.

Emrah kaşlarımı tüm gün sabit tutan MAC şeffaf kaş jeli. Yine çok çabuk tükettiğim ve bitirdikçe aldığım ürünlerden.

Son olarak, aradığım her şeyi bulduğum maskara, Chanel Le Volume. Bu kadar pahalı olmasaydın keşke. Yazısı ve uygun fiyatlı alternatifi burada.

Farları özellikle fotoğraflamadım çünkü elimde çok fazla farım kalmadı. (Koleksiyonumu küçülttüğüm için.) Kalanların da hepsi zaten favorilerim ancak birkaç ay önce tanışıp formülüne ve dokusuna hayran olduğum Burberry farları hatırlatmadan edemeyeceğim. Yazısı burada.

İşte böyle. Benim için gerçekten huzurlu bir yıldı. Hayatımdaki birçok şeye tick attığım, yeni sayfalar açtığım, aradıklarımı bulduğum bir yıldı. Siz bu sene en çok hangi ürünleri sevdiniz? Sevgiler! <3


*Bu sene en çok sevdiğim şarkıyı paylaşmadan yapamazdım. Benim için Photomaton; belirsizlik, kararsızlık, umut, sevgi, arkadaşlık, yaz, fotoğraf ve huzur. Her şeyi ifade ediyor. Bu şarkıdan bu kadar derin anlamlar nasıl çıktı, ben de anlamadım. :) Dinlemek isterseniz linkini şuraya koyuyorum. Bu yazıyı sonuna kadar okuma sabrını gösteren herkesi seviyorum. Mutlu haftasonları!



23 Aralık 2014 Salı

Dupe (Muadil) Ürünler #3 || CHANEL BLUE REBEL OJE



Günaydın! Günün yazısı, Dupe (Muadil) Ürünler serisinin 3. oje karşılaştırması olacak. Yazısını şurada yazdığım Chanel Blue Rebel ojemin uygun fiyatlı versiyonunu bulmak için epey dolaştım ancak birebir aynısını bulamadım. Geçtiğimiz hafta, Instagram'da ve Blue Rebel incelememin altındaki yorumları dinleyerek Pastel 11'i kaptım. Dolayısıyla bu muadil yazısı bana değil, sizlere ait. Önerileriniz için çok teşekkür ediyor, devamını bekliyorum. :)




Daha önceki muadil yazılarımdaki gibi birebir aynı renkler olduklarını söyleyemeyeceğim ancak Blue Rebel'a en yakın mavi sanıyorum ki bu. Pastel'de minik ışıltılar olsa da 3 kat sürüldüğünde Blue Rebel'a epey yakın görünüyor.

Chanel tek katta bile kullanılabilecek kadar örtücü ve Pastel'e göre çok daha hızlı kuruyor. Ben genel olarak Pastel'in ojelerini sevmiyorum. Sanırım bu yüzden bu ojenin muadili için Golden Rose, NYC ve Flormar'a baktım hep. 






Bir de Chanel bir tık daha koyu diye düşünüyorum. Yine de büyüteçle bakılmadıkça göze batmayacak kadar ufak farklar olduğu için bu yazıyı yazmak istedim. Bu yazıyı yazmamda katkısı olan tüm okuyucularıma da bir kez daha teşekkür ediyorum. Sevgiler. <3


Essie Wicked ojenin muadili için BURAYA,
Dior Massai ojenin muadili için BURAYA tıklayabilirsiniz.





22 Aralık 2014 Pazartesi

Moshos Garden Kil Maskesi (Amber ve Gül)



Günaydın! Günün yazısı, yaklaşık 6 haftadır kullandığım bir kil maskesi üzerine olacak. Öncelikle markayla tanışma hikayemden kısaca bahsetmek isterim. 

1,5 ay önceye kadar Moshos Garden benim için; insta-blogger (şu terimi hiç sevmiyorum, Instagram üzerinden ürün paylaşımları yapan hesaplar diyelim mi?) ve bloggerlar tarafından kullanılan ve epey de sevilen, doğal içerikli ürünlere sahip bir markadan ibaretti. Cildimi derinlemesine temizlemek istediğimi ve bu sebepten Glam Glow çamur maskesi almak istediğimi takipçilerimle paylaştığımda Moshos Garden bana bir paket göndereceğini ve gül özlü kil maskelerinin hassas ciltleri tahriş etmeden temizlediğini söyledi. Paket 2 gün içerisinde elime ulaştı ve o akşamdan beri haftada 1, bazen 2 kez olmak üzere, amber ve gül özlü bu maskeyi keyifle uyguluyorum. İnanın bana, Glam Glow'dan çok daha etkili ve ekonomik. 




125 ML'lik bu ürün, markanın diğer ürünleri gibi %100 doğal. İçeriğinde ise; kil, Isparta'dan gelen has gül suyu, nemlendirici etkili jojoba yağı, gliserin ve amber bulunuyor. Markanın tüm ürünleri cruelty free, yani hayvanlara zarar vermeden üretiliyor. Maske, yüzdeki ölü hücreleri temizleyip ışıltılı bir cilt vermeyi ve nemlendirmeyi vaat ediyor. Bana sorarsanız, düzenli uygulandığında bunların hepsini başarıyla gerçekleştiriyor.




Peki maske nasıl kullanıma hazır hale getiriliyor? Yukarıdaki fotoğraflardan da anlaşıldığı gibi, ürün, katı ama yumuşak bir kil formunda. Ben iki çay kaşığı kadar kili, bir çay kaşığı suyla inceltiyorum. Bunu da minicik bir kasenin içinde yapıyorum. 







Kil ve suyu karıştırmak ve bu karışımı yüzüme yaymak için, Real Techniques'in hiçbir işe yaramayan fondoten fırçası Essential Foundation Brush'ı kullanıyorum. Kili yüzüme sürdüğümde yanma ya da kaşıntı hissetmiyorum. Kurudukça rengi açılıyor ve diğer maskeler gibi kaskatı kesilmiyor.






Ilık suyla temizliyorum. Gerçekten kolay durulanıyor. Garip ve keskin kokusu beni rahatsız etmiyor. Durulandıktan sonraki his ise tam aradığım cinsten; temizlenmiş ve nemli. 

Piyasaki yere göğe sığdırılamayan maskeler gibi ilk kullanımda siyah noktaları temizleme gibi iddialı hedefleri yok. (Hoş, şu pahalı maskeler de bir işe yaramıyor ya.) Bunun sebebi de o meşhur maskeler gibi agresif kimyasallar içermemesi. Dolayısıyla cilde; uygulama sonrası ya da uzun vadede yorma, yıpratma, bozma gibi bir etkisi de söz konusu değil.

Hem makyaj kalıntılarını, hem gün içinde gözeneklerimize dolan kirli havayı, hem de cildimizin ışıldamasını engelleyen her türlü artığı yüzden arındırıyor. Bu maskeyi uyguladıktan sonraki gün cildim daha yumuşak, zemin daha pürüzsüz ve makyajım çok daha güzel oluyor.




Son olarak maske yapımında kullandığım kap ve fırçanın ne kadar kolay durulandığından da bahsetmek isterim. Maskeyi yüzüme uyguladıktan sonra kurumasını beklerken temizleme işlemini yapıyorum. Böylece kil tamamen donmamış ve fırçaya yapışmamış oluyor. Ilık suyla temizliyorum ve kuruluyorum.

Özetlemem gerekirse; gerçekten sevdiğim, yüzümü yormadan temizleyen, kurutmayan bir maske bulduğum için mutluyum. Başa dönme şansım olsa kesinlikle Glam Glow almazdım. Bu kadar anlatmışken bu yazının sonunda bir de Glam Glow güncellemesi yapayım. Kısa güncelleme yazıma geçmeden, bu maskeyi satın almak isteyenler için şuraya minik bir link de koyayım. Ben bu maskeyi bittikçe alırım. Daha iyisini bulana kadar. Sevgiler! Satış fiyatı: 36 TL.

*Ürün Moshos Garden'ın hediyesidir. Teşekkürler Moshos!


Minik Glam Glow Güncellemesi

İlk izlenimlerimi şuradaki yazımda paylaştığım Glam Glow Supermud'ı kullanmaya devam ettim çünkü uzun vadede etkili olacağını düşündüm, hatta umut ettim. Bir de bu maskeyi kullanan arkadaşlarım ve takipçilerimin 'önce cildinin derinliklerindeki kusurları yüzeye çıkartıyor, sonra temizliyor' sözüne inandım ancak farkettim ki ne zaman kullansam, ertesi günü yanaklarımda minik sivilceler çıkıyor.

Özellikle yanaklarıma değdirmeden, sadece burun ve çeneme uyguladığımda bile yanaklarımda hassasiyet belirtileri görüyorum. En son bu maske yüzünden çenemde çıkan sivilce hala geçmedi. Bu yüzden daha fazla kullanır mıyım, bilemiyorum. Siyah noktalarımda da hala azalma gözlemlemedim. İşte böyle.





21 Aralık 2014 Pazar

Chanel Les Beiges Pudra / Bronzer



Günaydın! Günün yazısı, yaz başından beri kullandığım bronzerım üzerine olacak. NARS Laguna'mın dibini gördükten sonra daha mat bir bronzer istediğime karar verdim ve bu kez bronzer değil de, ten rengimden minimum 3 ton koyu bir pudra almak için yola çıktım. MAC'in MSF'leri gözüme fazla turuncu gelince Sephora'ya girip, Chanel Les Beiges pudraların 40 numaralı renginden bir tane kaptım. Yaklaşık 6-7 aydır kullandığım bu ürün, 12 gramlık, şık, beyaz bir paketin içerisinde geliyor.




Toz tutmaya meyilli siyah bir kesenin içinden çıkan paketi açtığınızda karşınıza bir ayna, bir de küçük fırça çıkıyor.




Yüzü ve burnu kontürlemek için oldukça kullanışlı olduğunu düşündüğüm bu fırça bir kenarda dursun, biz kokudan bahsedelim. Chanel'in ten ürünlerine has şu mis koku…




Gelelim yapısına. Çok pigmentli değil ve dibi kesinlikle çok çabuk görünüyor. Yukarıdaki fotoğrafları, ürünü satın aldığım gün çekmiştim. Şu anda ortasında koca bir delik var.

Kendisi nihayetinde bir yüz pudrası olduğu için, büyük bir fırçayla uygulanmadığı taktirde pudramsı duruyor. Ben yüzümü ısıtmak için MAC 187 Duo Fibre fırçayla uyguluyorum. Diğer mat seçeneklere göre çok turuncu ya da çamurumsu durmuyor.

Fondoten üzerindeki kalıcılığı maalesef 2-3 saat. En azından bende öyle oldu. Bir de sürdükten birkaç saat sonra parça parça durmaya başlaması da can sıkıcı. Uzun lafın kısası, çok daha başarılı ve çok daha uygun fiyatlı bir sürü bronzer varken kendisini bir daha satın almayacağım. İşte böyle. Haftanız güzel geçsin. Sevgiler. <3





20 Aralık 2014 Cumartesi

NYC 246 Oje







Günaydın! Günün yazısı, son zamanlarda en sevdiğim ojelerden biri olan NYC 246 üzerine olacak. 

Bu rengi tanımlamak zor. İlk bakışta sıradan bir kahverengi gibi görünse de, ışık altında zaman zaman gri, zaman zaman da leylak rengi yansımalar görebiliyorsunuz. Ellerimi ölü eli gibi göstermeyen gri ve kahveleri çok seviyorum, bu oje de kesinlikle onlardan biri.

İnce yapısı, hızlı kuruması ve dayanıklı olması sebebiyle benden bir artı daha alan bu ojeyi Watson's mağazalarında bulabilirsiniz. Sevgiler. <3


*Yukarıdaki görsellerde oje 3 kat uygulanmıştır.



18 Aralık 2014 Perşembe

Aranan Aydınlatıcıyı Bir Far Paletinde Bulmak...




Günaydın! Aydınlatıcılara yeniden sempati beslemeye başladığımı şuradaki yazımda belirtmiştim ancak elimdekileri severek kullansam da, hayalimdeki elmacık kemiği aydınlatıcısı; ne çok altın, ne çok pembe, ne de çok beyazdı. Elimdekiler bitince bakar, piyasadakiler arasından mutlaka aradığım tarzda bir şey bulurum diyordum ki, aradığım şeye çoktan sahip olduğumu farkettim. Hem de bir far paletinin içinde.




Uzun zamandır severek kullandığım Lorac Pro far paletimdeki (inceleme yazısı burada) Nude isimli renkten bahsediyorum. Günlük hayatta ışıltılı şampanya renklerini göz kapaklarımda pek sevmediğimden bu renge hiç dokunmamıştım. Ta ki 1-2 gün önce 'bunun ışıltısı yüzde de güzel durmaz mı ya?' diyerek, Nude'u elmacık kemiklerimin üstünde gezdirene kadar.





İşte tam istediğim aydınlatıcı; simli değil, ışıltılı. Islak görünümü veren, gün ışığında bile abartılı görünmeyen, beyaz/pembe bir şampanya rengi. Bu paleti zaten çok seviyordum, Nude rengine de ısındığıma göre, bitirince yeniden satın almamak için bir sebep göremiyorum. Bu arada yukarıdaki fotoğrafta, aydınlatıcının rengini tam görebilmeniz için abartılı bir şekilde uyguladım. Normalde tabi ki böyle şerit gibi sürmüyorum. :)

Ne yazık ki Lorac markası ülkemizde bulunmuyor ancak şuradaki hesaptan sipariş verebiliyoruz. Herkese mutlu haftasonları diliyorum. Sevgiler. <3