Günaydın! Günün yazısı, yaklaşık 6 haftadır kullandığım bir kil maskesi üzerine olacak. Öncelikle markayla tanışma hikayemden kısaca bahsetmek isterim.
1,5 ay önceye kadar Moshos Garden benim için; insta-blogger (şu terimi hiç sevmiyorum, Instagram üzerinden ürün paylaşımları yapan hesaplar diyelim mi?) ve bloggerlar tarafından kullanılan ve epey de sevilen, doğal içerikli ürünlere sahip bir markadan ibaretti. Cildimi derinlemesine temizlemek istediğimi ve bu sebepten Glam Glow çamur maskesi almak istediğimi takipçilerimle paylaştığımda Moshos Garden bana bir paket göndereceğini ve gül özlü kil maskelerinin hassas ciltleri tahriş etmeden temizlediğini söyledi. Paket 2 gün içerisinde elime ulaştı ve o akşamdan beri haftada 1, bazen 2 kez olmak üzere, amber ve gül özlü bu maskeyi keyifle uyguluyorum. İnanın bana, Glam Glow'dan çok daha etkili ve ekonomik.
125 ML'lik bu ürün, markanın diğer ürünleri gibi %100 doğal. İçeriğinde ise; kil, Isparta'dan gelen has gül suyu, nemlendirici etkili jojoba yağı, gliserin ve amber bulunuyor. Markanın tüm ürünleri cruelty free, yani hayvanlara zarar vermeden üretiliyor. Maske, yüzdeki ölü hücreleri temizleyip ışıltılı bir cilt vermeyi ve nemlendirmeyi vaat ediyor. Bana sorarsanız, düzenli uygulandığında bunların hepsini başarıyla gerçekleştiriyor.
Peki maske nasıl kullanıma hazır hale getiriliyor? Yukarıdaki fotoğraflardan da anlaşıldığı gibi, ürün, katı ama yumuşak bir kil formunda. Ben iki çay kaşığı kadar kili, bir çay kaşığı suyla inceltiyorum. Bunu da minicik bir kasenin içinde yapıyorum.
Kil ve suyu karıştırmak ve bu karışımı yüzüme yaymak için, Real Techniques'in hiçbir işe yaramayan fondoten fırçası Essential Foundation Brush'ı kullanıyorum. Kili yüzüme sürdüğümde yanma ya da kaşıntı hissetmiyorum. Kurudukça rengi açılıyor ve diğer maskeler gibi kaskatı kesilmiyor.
Ilık suyla temizliyorum. Gerçekten kolay durulanıyor. Garip ve keskin kokusu beni rahatsız etmiyor. Durulandıktan sonraki his ise tam aradığım cinsten; temizlenmiş ve nemli.
Piyasaki yere göğe sığdırılamayan maskeler gibi ilk kullanımda siyah noktaları temizleme gibi iddialı hedefleri yok. (Hoş, şu pahalı maskeler de bir işe yaramıyor ya.) Bunun sebebi de o meşhur maskeler gibi agresif kimyasallar içermemesi. Dolayısıyla cilde; uygulama sonrası ya da uzun vadede yorma, yıpratma, bozma gibi bir etkisi de söz konusu değil.
Hem makyaj kalıntılarını, hem gün içinde gözeneklerimize dolan kirli havayı, hem de cildimizin ışıldamasını engelleyen her türlü artığı yüzden arındırıyor. Bu maskeyi uyguladıktan sonraki gün cildim daha yumuşak, zemin daha pürüzsüz ve makyajım çok daha güzel oluyor.
Son olarak maske yapımında kullandığım kap ve fırçanın ne kadar kolay durulandığından da bahsetmek isterim. Maskeyi yüzüme uyguladıktan sonra kurumasını beklerken temizleme işlemini yapıyorum. Böylece kil tamamen donmamış ve fırçaya yapışmamış oluyor. Ilık suyla temizliyorum ve kuruluyorum.
Özetlemem gerekirse; gerçekten sevdiğim, yüzümü yormadan temizleyen, kurutmayan bir maske bulduğum için mutluyum. Başa dönme şansım olsa kesinlikle Glam Glow almazdım. Bu kadar anlatmışken bu yazının sonunda bir de Glam Glow güncellemesi yapayım. Kısa güncelleme yazıma geçmeden, bu maskeyi satın almak isteyenler için şuraya minik bir link de koyayım. Ben bu maskeyi bittikçe alırım. Daha iyisini bulana kadar. Sevgiler! Satış fiyatı: 36 TL.
*Ürün Moshos Garden'ın hediyesidir. Teşekkürler Moshos!
Minik Glam Glow Güncellemesi
İlk izlenimlerimi şuradaki yazımda paylaştığım Glam Glow Supermud'ı kullanmaya devam ettim çünkü uzun vadede etkili olacağını düşündüm, hatta umut ettim. Bir de bu maskeyi kullanan arkadaşlarım ve takipçilerimin 'önce cildinin derinliklerindeki kusurları yüzeye çıkartıyor, sonra temizliyor' sözüne inandım ancak farkettim ki ne zaman kullansam, ertesi günü yanaklarımda minik sivilceler çıkıyor.
Özellikle yanaklarıma değdirmeden, sadece burun ve çeneme uyguladığımda bile yanaklarımda hassasiyet belirtileri görüyorum. En son bu maske yüzünden çenemde çıkan sivilce hala geçmedi. Bu yüzden daha fazla kullanır mıyım, bilemiyorum. Siyah noktalarımda da hala azalma gözlemlemedim. İşte böyle.